
1968 yılında Türkiye’nin en güçlü gazetelerinden biri olan Ulus Gazetesi’nde muhabir-foto muhabiri olarak gazetecilik mesleğine ilk adımı attım.
1970’te tirajı bir milyona ulaşan Günaydın Gazetesine transfer oldum. Polis- Adliye ve Magazin Haberciliği dallarında manşet haberlere imza attım ve yılın başarılı gazetecileri ödüllerini kazandım.
Daha sonra yurtiçi ve yurtdışı seri röportajlarım ile de mesleğimde zirveye tırmanmaya başladım. Günaydın Gazetesinin satışının ardından Sabah’ın kuruluş aşamasında görev aldım. Kısacası Sabah’ı da değerli ekibimizle birlikte zirveye ulaştırdık.
Hürriyet, Milliyet, Öncü, Meydan gazetelerinde görev yaptım. Alem, Top Secret TV Magazin Programları ve daha sonra geçtiğim Kanal 6 TV’nin Ankara temsilci yardımcılığı ile yine aynı grubun içinde yayımlanan İnterpres Dergiler gurubunun temsilciliğini yaptım.
Kanal D ve TGRT’de uzun süre yayınlanan (politik magazin) Tele- Politik, Kod Adı: Kaos TV dizisi, TRT’de yayımlanan Endülüs Belgeseli, Ahıska Türkleri, Ali Adnan Başvekil Adnan Menderes ve benzeri birçok belgesel programlarında haber müdürlüğü, yönetmen olarak çalıştım.
Mesleğimin 50’nci yılını kutladığım şu sıralarda yine taparcasına sevdiğim gazetecilik mesleğimi sürdürüyorum. Hürriyet Gazetesinden emekli oldum (gazetecinin emeklisi olmaz!) Yola devam, Allahım sağlık verdiği sürece…
Atın Şu Gazeteciyi Dışarı ve Aşkın Şifresi kitaplarıyla Yade okurları sizi tanıdı, ikisi de içerik olarak birbirinden çok farklı çalışmalar. Öncelikle Atın Şu Gazeteciyi Dışarı kitabınızla başlayalım, gazetecilik döneminizdeki anıları paylaştığınız kitabınızı bir de sizden dinleyelim mi?
“Atın Şu Gazeteciyi Dışarı” ve “4.3.9. Aşkın Şifresi” kitaplarımdan çok önce yazdığım eserlerim var: Bunlar: “Kapıdan Kovsalar da”, “100 Güldüren”, “Arka Bahçede Neler Oldu-Adnan Menderes”, “Bedava Pirzola”, “Üç Adam 25 Cellat- Yassıada Cehennemi” gibi. Türkiye’de; basın camiasında meslekle ilgili anılarını yazan ilk gazeteci benim. Yazdığım her şeyi birebir yaşadım ve hiçbir şekilde abartmadan kaleme aldım. Cumhurbaşkanları, Başbakanlar, Bakanlar, Vekiller ve değerli meslektaşlarımla yaşadığım anıları bu kitaplarımda topladım. “Atın Şu Gazeteciyi” isimli kitabımda da daha önce olduğu gibi trajikomik anılarımı yazdım ve karikatürlerle ayrı bir renk katmaya çalıştım…
4-3-9 Aşkın Şifresi kitabı için neler söyleyeceksiniz? Nedir bu 4-3-9?
Anı kitaplarım dışında, belgesel ve polisiye türü kitaplarda yazıyorum. Yarım asırlık meslek yaşamım boyunca çok şeyler gördüm yaşadım. Polis-Adliye muhabirliği yaptığım dönemlerde “acıları”, magazin muhabirliğim sırasında “güzellikleri”, siyaset muhabirliğim sırasında “politikacılarla” iç içe oldum.
TV Programcılığım ve yönetmenlik yaptığım dönemlerde ise gerçek yaşamlara daha da yakından şahit oldum. Araştırmacı bir gazeteci olarak yaşadığım her şeyi not aldım. Romanlarımı da gerçek yaşam hikâyeleridir. Hayal mahsulü ilavelerde yapmadım. “4.3.9 Aşkın Şifresi” adlı kitabımda birebir yaşanan gerçek bir hikâyedir!
Şu an yazmakta olduğunuz bir kitap var mı?
Evet var; yazdım ve YADE okurları için yayınevine gönderdim ve bekliyorum. Bu kitabımın adı: Gözlerim Katilimi Buldu… Gerçek bir yaşam hikâyesidir. İnşallah piyasaya çıkınca hep beraber okuyacağız.
Yade Kitap ile çalışmak nasıl bir deneyimdi, paylaşır mısınız?
Daha önce iki yayınevi ile çalıştım. En son “Atın Şu Gazeteciyi Dışarı” ile “ 4.3.9 Aşkın Şifresi” YADE Kitap tarafından basıldı. Tüm arkadaşlar canla başla çalışıyor. Son kitabım için beklemedeler… Kendilerine çok teşekkür ediyorum.